Arkadaşlar;
Siyaset yaparken etkili olabilmek için oy almak lazımdır, meclise girmek lazımdır. Malumunuz 80 darbesi sonrasında ülkücülerin bir çoğu içeri girdiğinde, zaten esen Özal fırtınasıyla MHP'nin meclise girmesi çok uzak ihtimaldi. Türkeş ise siyasi açıdan doğru olanı yaptı ve zamanın yükselen yıldızı olan cemaatlere yaklaştı. Olaya buradan bakın.
80'li yılların sonu, 90'lı yılların başlarında yerel seçimlerde koskoca İstanbul'un semtlerinden birisinde MHP ilçe belediye başkan adayı 800 küsür oy almıştı. Davada, sonuca ulaşmaya giden yolda yapılan siyasi manevralardır.
Olaya yalnızca Türkçülük adına bakıyorum. Siyaset adına yapılacak her hareketin Türkçülük adına da doğru olması gerekir. MHP'nin şu anki başkanı dahi Gülen'i "siyaset adına" eleştirebiliyorken, bu adamın "siyaset adına" öve öve bitirememesi ihanet kavramı dışında hiçbir sözle anlatılamaz.
Bu mantığa göre 800 oy bile çıkmayan Güneydoğu şehirlerinde oy alabilmek için kürtçülük yapmak, "siyaset adına" makul görünebilir.