Türk Çocuklarının Yetiştirilmesi Üzerine-1
Bu düşün yazısında son dönemlerde Türkçü çevreler içinde oldukça sık sözü edilen ''Gelecek kuşaklar Türk yaşayışına uygun biçimde nasıl eğitileceklerdir?'' konusu üzerine değinilecektir. Yazının ilk bölümünde konu biraz daha kökten alınarak temel olarak bir çocuğun davranışlarını etkileyen olgular başlıklar altında toplanacaktır. Bunun ardından ortaya çıkan temel konu başlıkları ile Eski ve Genel Türk tarihi üzerinden yapılan çıkarımlardan elde edilen bilgiler karşılaştırılacaktır. Karşılaştırmanın temel güdüsü ise ortaya Türk kişisinin tarih boyunca edindiği yaşam görüşünü ve biçiminin, ilk adımda elde edilen kişiliği oluşturan öğeler üzerine oturtulması olacaktır. Tarihin tükenmek bilmez akışı içinde bir çok ulus ortaya çıkar, var olur, değişir ya da yok olur. Türk ulusu ise tarihin eski çağlarına uzanan kökleri ve ''yaşamda kalma'' yetenekleri ile bir çok yıkımın üstesinden gelerek kendi varlığını sibiryadan balkanalara uzanan geniş bir alanda bu günlere dek getirebilmiştir.
Bu ''yaşam savaşı'' içinde de; doğanın kanunlarının işlediğince kendi varlığı da bir çok değişikliklerden geçmiştir. Ne yazık ki bu değişikliklerin çoğu da kendi öz değerlerinden uzaklaşma ve ''ödün verme'' şekline dönüşmüş, sonuçta ise özellikle Batı Türklerinde (Anadolu, Azerbaycan ve çevresi) önemli kültürel değişiklikler ve yıkımlar oluşmuştur.
Tüm bu karamsar bakış açısına karşın Türk varlığına ve gücüne inanarak gönül veren ''Türk olma binincini'' benimsemiş Türk gençleri ve büyükleri, bir takım bilgilenme aşamalarından sonra sık sık ''İleri kuşakları Türklüğün öz değerlerine bağlı bir eksende nasıl yetiştirebiliriz'' sorusunu gündeme getirir olmuştur.
Ne yazıktır bu konu üzerine belirtilen görüşler ise birer ''dilek'' olmaktan öteye gidememektedirler.
Öncelikle bu sorunun yanıtını vermenin güç bir iş olduğunu belirtmek gerekir. Çünkü insanoğlu (kişi oğlu) denilen varlık, oldukça karmaşık bir duygu ve düşünce yapısının iyesidir (sahibidir). Bu nedenle kişinin yetişmesi sırasında sayısız etken kişinin gelecekteki davranışlarına yön verir.
Bizler bu noktayı okuma yazması olmayan ana babaların bile geçmiş çağlarda ''yurduna yararlı'' iyi çocuk yetiştirmiş olmalarının yanı sıra günlük yaşamımızdaki örneklerini de göz önüne alarak, bilimsel verilerin çokluğunu ve içinden kolayca çıkılmazlığını göz önüne
almayarak kendimizce bir takım kök çıkarımlar yapacağız.
Bir kişinin yetişmesinde öncelikli etkenler olarak şunları sıralayabiliriz;
1)Soy yapısı (Genetik etkenler)
2)Çevre etkeni (Yetişme ortamı)
3)Aile kültürü (İçinde bulunduğu ailenin yapısı)
4)Özel durumlar (Biyolojik etkinlikler, toplumsal olaylar, ruhsal olaylar, iş-okul yaşamı, özel uğraşılar-özel yaşamda gelişen bir takım olaylar ve benzeri etkenler)
5)Doğa (Yaşanılan ortamın coğrafyasının etkileri)
6)Anlatılar ve Kültür Etkinlikleri (Din, Ulusal Gelenekler, Bayramlar, Kahramanlık Öyküleri-Destanlar, İnanışlar ve benzeri öğeler)
7)Bireysel Gelişim (Akademik eğitim, felsefi düşünce etkinlikleri)
Bu sıralamaları kısaca açıklamak gerekirse;
1-Soy Yapısı (Genetik etkenler)Türk düşünürü Nihal Atsız, kişilerin genlerindeki değişikliklerin, onların erdemlerini ve görgülerini (ahlaki yapılarını) da değiştireceğini belirtmiştir. Günümüz bilim adamları da; bu görüşü destekler açıklamalarda bulunmuşlar ve kişiliğin oluşmasını sağlayan etkenler arasında %50 lik bölümü -genlerin işleyişine- bağlamışlardır. Kişi oğlunu ''kişi'' yapan en temel öğe onun -soyu ve genleri- olduğuna göre de bu sonuçlar bizi şaşırtmamalıdır. Ailesinden hiç kimsenin özelliklerini taşımadığını söyleyen birisinin varlığını da büyük çoğunluğumuz görmemiştir. Yaşamı boyunca dedesini tanımamış birisi, yürürken, otururken, sinirlenir ve el-kol hareketleri yaparken dedesinden geçen bir çok özelliği -kendisi kabullenemese de- taşıyıp gösterebilir. Aynı şekilde birbirinden ayrı yaşayan ikizlerde görüldüğü üzere kalıtımları tümüyle aynı olan tek yumurta ikizleri bir çok olaya aynı tepkileri verebilmektedirler. Sonuç olarak soy yapısı davranışları ve kişiliği etkileyen görmezden gelinemez bir yapı taşıdır.
2) Çevre Etkeni (Yetişme ortamı)Adından da anlaşılacağı üzere bir kişinin yetişme ortamı onun kişiliğini etkileyen önemli öğelerden birisidir.
İkiye ayırılabilir;
a-Toplumsal Çevre
Yetişme ortamındaki çevre den sözü edilmek istenen, kişinin mahallesi, şehiri, içinde bulunduğu toplumsal sınıfıdır. Doğduğu günden beri argonun sıkça kullanıldığı bir mahallede yaşayan çocuktan, özel bir eğitim almadığı sürece kaba ve argo sözcüklerin duyulma olasılığı yüksektir.
Karşıtı düşünüldüğünde ağır başlı ve uysal kişilerin yaşadığı bir köyde, olağanüstü bir etki olmadığı sürece çok geçimsiz ve dövüşken kişilikli çocukların yetişmesini beklemek te doğru olmaz.
b)Fiziksel Çevre
Kişinin çevresindeki fiziksel olanaklardır. (Kütüphane, okullar, yaşamsal olanaklar) Bu olanaklara örnek verilecek olursa; Boş sürelerini en yakın kütüphaneye giderek ve internet cafe de oyun oynayarak geçiren iki değişik çocuk, fiziksel çevrelerinin onlara sunduğu olanakları kullandıkları alana göre bir ''kültürel çevre'' edinmektedirler.
3)Aile Kültürü (İçinde bulunduğu ailenin yapısı)İki kardeşin büyüdüklerinde kurdukları iki aile bile, kendi içlerinde değişik yaşam biçimleri barındırabilmektedir. Örneğin erkek kardeş kendi çocuklarına ılımlı bir şekilde yaklaşırken, kız kardeş kendi ailesinde biraz daha sert yöntemler uyguluyor olabilir. Aile içindeki düzen, kurallar, ve olaylar her ailenin kendisine özgü bir takım davranışları geliştirmesine yol açar. Yetişecek olan çocukta, doğal olarak bu yaşam biçiminden karşıt ya da uyumlu tepkiler vererek etkilenir.
4)Özel durumlar Özel durumlar, kişinin yaşamına ve kişiliğine bir çok etki bırakırlar. Bu durumlara örnek olarak biyolojik etkinlikler, toplumsal olaylar, ruhsal olaylar, iş-okul yaşamı, özel uğraşılar-özel yaşamda gelişen bir takım olaylar ve benzeri etkenleri sayabiliriz.
Açık örnek olarak; yaşamı boyunca yalan söylemekten kaçınan birisi, geçirdiği bir beyin rahatsızlığından sonra sürekli yalan söylemeye başlayabilir. Bir savaş yaşamış ve ona katılmış bir gencin yaşamının ileriki yıllarında bu savaş sırasında yaşadığı olaylardan ötürü kişiliğinde bir takım değişiklikler olabilir.
Kişilerin yaptıkları özel uğraşılar (hobiler, etkinlikler) da onların yetişmelerinde önemli etkendirler.
5)Doğa (Yapay Olmayan Doğanın Etkileri) Kişilerin ve toplumların yaşam biçimini özellikle eski çağlarda en çok etkileyen öğelerin başını iklim ve doğa biçimleri etkiliyordu.
Çöller, denizler, tarıma elverişli bölgeler, dağlar, bozkırlar, doğada yaşayan canlılar, kişiyi yaşam biçiminde bir takım değişiklikler yapmaya ve yeni davranışlar edinmeye itiyordu. Yıldırımlar, yanardağlar, yüksek dağlar ve bir takım yaratıklar ise kutsal varlıklar olarak görülüp yaşamlar onların duygularda yarattığı etkilere göre biçimlenip ortaya çıkıyordu.
Çocuğun da su götürmez olarak etkilendiği doğa, onun kişiliğinin gelişiminde önemli etkenlerdendir. Çocukların duygularının, ilkel insan duyguları ile örtüştüğünü de düşünürsek, ''Yapay olmayan doğa'' onlar için etkileyici ve önemlidir.
6)Anlatılar Ve Kültür EtkinlikleriBu başlığı da ikiye ayırabiliriz;
a)Anlatılar
Ege bölgesi Türkmenlerinden neden çokça zeybek ve efe çıktığı sorusunu o bölgenin yaşamını anlatan kaynaklar ''Çocukların doğduğu günden büyüyüp koca adam olduğu güne kadar sürekli eski yiğitlerin kahramanlık öykülerini dinlemelerine'' bağlarlar. Şüphesiz Türkmenler-Yörükler soylarından ve geleneklerinden gelen savaşçılık yeteneklerinin iyesidirler (sahibidirler). Ancak buradaki ''anlatıların-öykülerin'' etkisi de oldukça önemlidir.
Çocukların küçükken duydukları masallar, yaşam öyküleri, destanlar, ve benzeri anlatılar onların gözünde ''ulaşılması gereken'' kavramlar yaratıp ilerideki kişiliklerini etkileyecek davranışlara yönlendirirler. Gün boyu ünlü bir çizgi diziyi izleyip kendini ''uçmak için'' camdan atan çocuk örneğine bakacak olursak, çocukların etki altında kaldıkları öykülerin kişiliklerini ve düşlerini nasıl biçimlendirdiğini görebiliriz.
b)Kültür (Yaşam Biçimi Etkinlikleri)
Adından da anlaşılacağı üzere ulus, din, gelenek, görenek, batıl inanışlar, toplumun ortak günlük davranışları alanlarında yer alan ''sürekli yinelenen'' kutlamalar, bayramlar, davranışlar eylemler çocuğun kişiliğini etkiler.
7) Bireysel GelişimBireysel Gelişim, kişinin kendi çabası ile ''bilinçli olarak'' dışarıdan doğrudan gelmeyen etkenlerle kişiliğine yön verebilmesidir. Bu eylemi okuyarak, okullara giderek, kendi düşünce düzenini oluşturarak ve diğer kişilerle tartışarak oluşturabilir. Özellikle çocukluktan sonra gelen gençlik döneminde bu türlü uğraşılar yoğunlaşır ve kişiliğin biçimlenmesini etkiler.
Tengiz-21 Ekim 2011 (TAVŞAN YILI)
1.BÖLÜM SONU