13 yıl önce...

   Refah Hükümeti görevde.
   Hüseyin Kıvrıkoğlu Genelkurmay Başkanı.
   Tayyip, genelevlerde bile yaptığı seçim çalışmaları sonrası İstanbul Büyükşehir Belediye başkanı.
   
   28 Şubat'ın gelişi gün gibi belli idi.
   Refah ve hadeplı milletvekilleri pkk kamplarına gittiler.
   Cumhuriyet karşıtı söylemler. Açık açık olmasa da aba altından sopa gösterircesine.
   Alınan YAŞ kararları sonucu görevden uzaklaştırılanların korunması. Sonunda asker ile cepheleşmeler.
   Pis sakallı, cüppeli, ayaklaarı yere basmayan şeyhlerin Başbakanlık'ta ağırlanması.
   Meydanlara dikilecek Atatürk heykellerine bile katlanamayan belediye başkanları.
   30 Ocak günü Sincan Belediyesi'nde Kudüs Gecesi'nde Cihad adlı oyunun sahnelenmesi.
   Ve daha bir çoğu...

   4 Şubat... Sincan'da tanklar yürüyor ve belediye başkanı tutuklanıyor.
   5 Şubat...Deniz Kuvvetleri Komutanı Güven Erkaya "İrtica, pkkdan daha tehlikeli" açıklamasında bulundu.
   
   Sonuç:15. 28 Şubat 1997'deki MGK kararları hükümete bildirildi. Kararlarda, laiklik için yasaların uygulanması istendi, tarikatlara bağlı okullar denetlenmeli ve MEB'e devredilmeli, 8 yıllık kesintisiz eğitime geçilmeli, Kuran Kursları denetlenmeli, Tevhidi Tedrisat uygulanmalı, tarikatlar kapatılmalı, irtica nedeniyle ordudan atılanları savunan ve orduyu din düşmanıymış gibi gösteren medya kontrol altına alınmalı, kıyafet kanununa riayet edilmeli, kurban derileri köktencilere verilmemeli, Atatürk aleyhindeki eylemler cezalandırılmalı, deniliyordu.

   
   28 Şubat, tarihin en uzun MGK toplantısı. Yaklaşık 7,5 saat sürdü.
   Er ya da geç Türkiye Cumhuriyeti ve Atatürk düşmanları gereken cevabı aldı.
   Demokrasi için demokrasiden ödün verildi ve Türkiye bir bataklıktan daha kurtuldu. Acaba?

   Sayın Kıvrıkoğlu'nun " 28 Şubat bin yıl sürecek" dediğini unutmadık. Biz unutmadık da geçen 13 yıl tankları unutturmuş birilerine.
   28 Şubat'ın "rövanş" mücadelesi veriliyor. 28 Şubat döneminin hazırlayıcılarından olan Çetin Doğan tutuklandı. Bir çok kurmayı da ya gözaltında, ya Silivri'de.
   Şeyhler,şıhlar ve tarikatler yine sardı güzel yurdumu. Yemyeşil bir şeyler görüyorum. Yeşil doğadır, güzeldir ama bizim bildiğimiz yeşil değil.

   Ordu'yu göreve de çağırmıyorum hemen darbeci sıfatı yapıştırılmasın. Benim ne haddime TSK'ya uyarıda bulunmak. Gereken gerektiği zaman yapılacaktır. Herkes haddini bilecek!

   Bozkurt Eren

   

   Peki ya bugünün 28 Şubat'tan ne farkı var?

   Meclis'te Şevki Yılmaz değil de şeyh said'in torunu ve Kubilay'in katillerinin torunları var.
   İrtica mı? O da var. Bunu ben demiyorum. Akp bu yüzden ceza almadı mı? "İrtica odağı olduğuna" karar verilmedi mi?
   28 Şubat'ın zanlıları ve kapatılan Refah Partisi'nin milletvekilleri ve onun zihniyeti hala hükümette değil mi? Bu öyle "gömleği çıkardım" ile olacak iş değil. Hala o kirli emellerinin peşindeler. Kafalarındaki örümcek ağlarından kurtulmuş olsalar da kuyruk acıları (hilafet) hala dinmedi. Cüppeler,sarıklar ve kara çarşaf çıktı, yerine Avrupa'dan gelen binlerce dolarlık takım elbiseler ve türbanlar aldı. Nafile beyler beyin nakli yapılmadan size bu ülkede bir karış yatacak toprak yok.

   Kam Amca tabi ki bunlar ile biz savaşmayacağız. Bizim şu an yapmamız gereken Türk'e yakışır bir bilinç oluşturmak. Şu da bir gerçek Ata'mın Bursa Nutku varlığımızın kaynağıdır. Suskunluğumuz sonsuz değil.