Gökşad
Atsızcı

Cinsiyet: 
ileti Sayısı: 190
|
 |
« : 01 Temmuz 2011, 16:23:03 » |
|
ALDATILDIK!.. %50 YALAN!.. SEÇİM BİTTİ; KUŞKU KALDI!..
Diyor ki Pir Sultan;
Uyur İdik Uyardılar / Diriye Saydılar Bizi Koyun Olduk Ses Anladık / Sürüye Saydılar Bizi.
Ve bize de diyoruz ki!
Zaman değiştirmemiş bizleri pek!..Kabullendik!.. Sürüye sayıldık; gıkımız çıkmadı!.. Koyunlar isyan etmez ki!.. Demokrasi adına devletin kurumları kullanıldı aldatmacada!.. Alaya da alındı mağluplar, gururlandı büyük zaferin sahipleri!.. *** Önümüze konulanı sandık zannettik.. Oysa; sonuca inandırıcılık katmak için kurgulanmış mizansenin adıymış ortaya konulan sandık. İçi çoktan doldurulmuş. Farkında mı olmadık!?..Farkındaydık da sesimiz mi çıkmadı?!.. Halk da, anketlerle aylar öncesinden hazırlanmıştı zaten!.. “sonuç kesin “%50!.”
Demokrasiye inançsızlık-tahammülsüzlük-hazımsızlık değil isyanımız. Demokrasinin içine düştüğü şaibeden kurtarılması adına yürekten yükselen bir ses!.. Ve diyor ki o ses; Ülkenin ve halkın içinde bulunduğu durum, böylesine gözler önünde iken, %50’lik oy oranı inandırıcı değildir… Şaibelerle doludur. Kuşkular giderilmeden, milli iradenin bu biçimde tecelli ettiğine en azından kalan %50’yi inandıramazsınız!.. Milli iradenin(!) %50 ile tecelli ettiği de, seçimlere %86 katılım oranı da kuşkulu!.. *** Görelim şimdi “tecelli eden milli iradenin” nasıl gerçekleştiğini.. Basit birkaç matematiksel toplama işleminden başka bişey değil yapacağımız… Bilindiklerden hareketle ülkemizin nüfusunu hesaplamak olacak işimiz.
* 12 Haziran seçimlerinde devletçe ilan edilen seçmen sayısı, 50.milyon 411 bin 80.* - Bu sayı, 18 yaş üstü, seçmenlik haklarına haiz nüfusumuzdur. Bu sayıya, liste dışında kalanları da eklediğimizde Ülkemizin nüfusunu bulur muyuz!?... – Evet!..
* 7 yaş üstü-18 yaş altı 2011 yılı öğrencilerin sayısı: (Milli Eğitim bakanının 2009-2010 yılı için verdiği rakamların ışığından hareketle) 12.000.000 ilk öğretimde, 4.000.000 ortaöğretimde…olmak üzere toplam 16.000.000. ilköğretimde okullaşma %95 olduğuna göre; İlköğretim çağındaki toplam nüfus: 12.000.000 + 12.000.000X0.05 = 12 milyon 600bin.* Ortaöğretimde okullaşma oranı, (MEB verilerine göre); %65. Orta öğretim çağındaki toplam nüfus: 4 milyon + 4.000.000 X 0.35 = 5 milyon 400 bin. Lise 4. sınıf (son sınıf) öğrencilerinin, ( 800.000 kişi) 18 yaşını doldurmuş olacağı ve genel
sandık listelerine dahil edildiği düşüncesinden hareketle, 18 yaş altı orta öğretim çağındaki; (seçmen olmaya hak kazanamamış) nüfus: 5.400.00 – 800.000 = 4 milyon 600 bin.* 7 Yaş altı (okul öncesi) toplam nüfus: (İlköğretim çağı nüfusuna karşılık gelen 8 yıllık yaş grubunun 6 yıllık kıyaslamalı karşılığı:} 12.600.000 X 6/8 = 9 milyon 450 bin.* Oy kullanma hakkı olmayan er ve erbaş sayısı: (2008 verileri ışığında); 1 milyon. Oy kullanamayan hükümlü sayısı : 75.000* Akıl hastaları, tehcirli ve benzeri nedenlerle oy kullanma ehliyeti olmayanlar: 100.000* Herhangi bir nedenle seçmen listelerine girmemiş olanlar: 500.000* Toplayalım: Ve Ülkemizin nüfusunu bulalım… 50.400.000 + 12.600.000 + 4.600.000 + 9.450.000 + 1000.000 + 75.000 + 100.000 + 500.000 = 78 milyon 725 bin… Oysa, devletlin kurumları ülke nüfusunu 73 milyon olarak açıklamıyor mu?.. Balkon söylevi 73 milyonu kucaklamamış mıydı!?.. 73 milyondan helallik istenmedi mi!? Peki 5.5 - 6 milyonluk fark nasıl açıklanacaktır?.. İşte, şaibeyi, 6 milyon civarındaki bu fark ortaya koymaktadır..
Sonuç: Bu şaibeli oy ortadan kalktığında :
AKP’nin toplam oy sayısı 21 milyon değil, 15 belki 16 milyon civarında olacak, oy yüzdesi de en çok %35-36 bandında kalacak ve çıkaracağı milletvekili sayısı da 240 civarında olacak, hele, 276’yı, hiçbir şart altında bulmayacaktır… CHP’nin aldığı oy oranı 11 milyonda kalsa bile; oy yüzdesi %30’lara çıkacak ve çıkaracağı milletvekili sayısı da 190- 200 bandıba ulaşacaktır.. MHP’nin oy miktarı 5.5 milyon olarak aynen kalsa bile, oy oranı %15-16 bamdını bulacak ve çıkaracağı milletvekili sayısı da 80’in altında olmayacaktı… Yüreğin varsa, vicdanın yerse, mantığın kabul ederse; inan %50’ye!... *** “Halkın kendi kendini yönetmesi” diye tanımlanıyorsa demokrasi; Temsilcilerin özgürce belirlenmesinin adıysa seçim; Demokrasinin, en vazgeçilmez öğesi olarak.ne şaibeyi kaldırır, ne de kuşkuyu!.. Hileyi asla!.. *** Vatandaşların, adam yerine konulduğu, demokratik bir işlevin adıysa seçim, vatandaşlar bu haklarını mutlaka özgürce kullanmak ve sonuçlarına da güvenmek-inanmak isteyeceklerdir!.. Devletin asli görevi de; en şaibesiz, biçimde, eşit ve güvenilir ortamda bu hakkın kullanımını sağlamak değil midir!?.. Devlet 12 Haziran seçimlerinde bu görevini, hukuka, demokrasiye ve insan haklarına uygun olarak, yerine getirmiş midir!?. *** Peki, niye, niçin seçim yapılıyor o zaman?
*Devletin tüm olanakları sonuna kadar, iktidar lehine kullanılmış mıdır?!..Var mı “hayır” diyecek bir babayiğit!.. Bu davranışla demokrasi, en büyük yarayı taa baştan almamış mıdır?..
*İktidar partisince harcanan büyük paraların kaynağı nedir!?..Var mı açıklayacak babayiğit? . *SEÇSİS sisteminin güvensizliği bilinmiyor mu!? Var mı bu sistemi başka kullanan ülke? Böylesine şaibeli bir sistemde ısrarcı olmanın var mı-yok mu bir gerekçesi!?..
*Antidemokratik olduğu yandaşlarca bile kabul edilen barajlarla seçimlere girmedik mi!?. Kime atılan oylarla, kimler seçilmekte!? Temsilde adalet buysa, adaletsizlik ne!?
*19 milyon fazla bastırılmış oy pusulasının hizmet amacı denetlenmiş midir!? Bu pusulaların
ne kadarı nerede hangi amaçla kullanılmıştır!?.. Seçim sonrası sayım ve dökümü yapıldı mı?
*2007-2011 arası,ülke nüfusu 3 milyon artarken, seçmen sayısının 10 milyon nasıl arttığı, seçimleri şaibeden kurtaracak netlikte aydınlığa kavuşturulmuş mudur!?
*2009’dan 2011 sandık seçmen listelerine geçilirken, 2 yıllık süre içinde 3.milyon 953bin 546 kişi eklenmiştir.(YSK bilgisi) 2 yılda nüfus bu kadar artmış mıdır? Bu eklemenin mantıklı açıklaması nedir!? (Eğer ekleme nüfus artışından kaynaklanıyorsa, yıllık %3’lük artış hızımızla 50 yılı bulmaz Çin’i geçeriz.)
*2009-2011 yılları arasında YSK bilgilerine göre, 9 milyon794bin175 kişi adres değiştirmiş. Yani; her beş seçmenden 1’i veya her 7 vatandaştan 1’i bulunduğu yeri terk edip başka yerde yaşamaya başlamış!... Tarihsel en büyük göçü yaşamışız, farkında değiliz!..İnanılır gibi değil ama, devletin seçimden sorumlu kurumunun verdiği bilgi bu!..Varsa mantıklı açıklaması, çıksın bir yiğit.
Tırnak boyama uygulamasından sadece “damgalı eşek olmamak” adına mı vazgeçilmiştir?
İşte size, şaibe, kuşku, hile şüphesi...
Sonuçta, eşi menendi görülmemiş tarihi bir siyasi zafere atılan imza!.. Kanunların arkasından dolanarak kazanılan zafer sarhoşluğu içinde istenen “helallik”!.. Y e r s e n i z!...
Çoktan hazırdı zaten 3. balkon söylevi!..
Sonuçlar da resmi gazetede yayınlanıp kesinleşti.. Yırt biyerlerini. At alındı, Üsküdar aşıldı!.. Ya yiyeceksin!... Ya yiyeceksin!.. hem de hazmedeceksin..
Sonuçta, iştiyakla yanıp tutuşan yandaşlara doğan gün!.. Kuşkular ve şaibeler hazımsızlıktır onlara göre!..Oysa Milli irade özgürce(!) tecelli etmiştir **** Skandallar ve iç çekişmelerle şoka sokulan muhalefet, kendine gelemeden, atı alan Üsküdar’ı çoktan aşmış…Bir seçim daha bitmiş.. birileri ermiş muradına, diğerleri de erteleyivermişler muratlarını-umutlarını 4 sene sonrasına… Ne var ki; olanlar olacakların aynası ise, 4 sene sonrasının planlarının da çoktan hazır olduğunu söylemek kehanet mi dersiniz!?.. Bu mantıkla, muhalefetin payı şimdiden bellidir… Galip belli, mağlup belli!.. Durmak yok; yola devam!.. Hedef 2023.
|